Şanlıurfa'nın Haliliye ilçesine bağlı Ahmet Yesevi Mahallesi, deprem sonrası kaybedilen düzenin ve devletin ihmallerinin acı izlerini taşıyor. Yaklaşık iki yıl önce yaşanan büyük felaketten sonra, mahalle sakinleri, hem fiziksel hem de ruhsal açıdan hala toparlanabilmiş değil. Mahallenin tam ortasında bulunan kanalın çökmesi, bölge halkı için büyük bir felakete dönüşmüşken, hala ciddi bir çözüm bulunmuş değil.
Deprem, sadece binaları değil, altyapıyı da yerle bir etti. Kanalın çökmesi, ciddi bir ulaşım ve sağlık sorunu yaratmış durumda. Mahalle sakinleri, her gün toprak, çamur ve toz içinde bir yolculuk yaparak evlerine ulaşmaya çalışıyor. Yollar, deprem sonrası yapılan geçici düzenlemelerle birkaç kez açılmaya çalışılsa da, şu anki durum daha da kötüleşmiş. Yol çalışmaları hala devam ediyor ancak ne yazık ki yerinde sayan bir ilerleme ile. Birçok noktada, iş makinelerinin olduğu yerler çamur yığınlarıyla kaplanmış, geçiş oldukça zor hale gelmiş.
Depremden Sonra Altyapıya Yatırım Yok!
Ahmet Yesevi Mahallesi'nde yaşayanlar, depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen altyapının hala tamamen onarılamadığına dikkat çekiyor. Depremin hemen ardından, acil bir müdahale yapılması beklenirken, hem kanal hem de yollarla ilgili atıl adımlar, mahalle halkının öfkelenmesine neden olmuş. Sadece kanalın çökmesi değil, asfalt olmayan yollar, kötü su drenajı, pis su birikintileri gibi birçok altyapı sorunu da devam etmekte.
Mahalle sakinleri, çözüm beklerken, yıllardır süregelen sorunların birikmesiyle adeta çaresiz kalmış durumda. “Her gün çamur içinde, toz içinde evimize gitmek zorundayız. Bizim gibi, çocuklarımız da bu yolculuklardan etkileniyor” diyen bir mahalleli, durumu içler acısı bir şekilde özetliyor. Yetkililerin ilgisizliği ve mahalleye dair somut adımların atılmaması, halk arasında ciddi bir güvensizlik yaratmış durumda.
Geçici Çözümler, Kalıcı Sorunlar
Yol çalışmaları, birkaç haftadır devam ediyor fakat bu çalışmaların kalıcı çözüm getirmediği görülüyor. Her yağmurda oluşan su birikintileri, kanalizasyon sorunları, ve çökme riski hala devam ediyor. Ahmet Yesevi Mahallesi'nde halk, yapılacak kalıcı altyapı düzenlemelerinin bir an önce tamamlanmasını bekliyor, ama bu sorunların sadece geçici çözümlerle sınırlı kalması, halkın moralini bozan en büyük etkenlerden biri.
Yerel yönetimin, mahalleye yönelik herhangi bir proaktif planlama yapmamış olması, depremin getirdiği tahribatı derinleştiriyor. Yapılan geçici düzenlemeler, hiçbir şekilde kalıcı ve güvenli bir çözüm sunmuyor. Yetkililer, bir an önce bu geçici çözüm anlayışından vazgeçmeli ve mahalle sakinlerinin hak ettiği altyapı düzenlemelerini hızla hayata geçirmelidir.
Mahalle Sakinlerinin Talepleri
Ahmet Yesevi Mahallesi'nin sakinleri, basit bir yaşam talep ediyor: Sağlam, güvenli yollar, işleyen altyapı ve temiz çevre. Ancak bu talepler, yıllardır göz ardı ediliyor. Mahalle halkı, deprem sonrası hayatta kalmaya çalışırken, yaşadıkları çevre koşullarıyla da baş etmek zorunda bırakılıyor.
Kanalın çökmesi ve yolların bir türlü düzeltilmemesi, sadece fiziksel değil, psikolojik bir yük de oluşturmuş. Mahalle sakinleri, devletin ve yerel yönetimlerin, kendi yaşam koşullarını düzeltecek adımlar atmasını bekliyor. Çünkü bu, sadece yolların onarılmasından ibaret değil; aynı zamanda Ahmet Yesevi Mahallesi’nin geleceği için atılacak bir adımdır.
Haliliye’nin Geciken Çözümü
Haliliye'nin Ahmet Yesevi Mahallesi, deprem sonrası gelen yaraların iyileştirilmesi için gerekli önlemlerin geç kalındığını gösteriyor. Çöken kanal, kötüleşen yol koşulları ve altyapı eksiklikleri, sadece bu mahallenin değil, tüm Şanlıurfa'nın deprem sonrası toparlanma sürecindeki eksikliklerin simgesine dönüşmüş durumda. Mahalle sakinleri, hükümetten ve yerel yönetimden, geçici çözümlerle değil, kalıcı ve güvenli bir yaşam alanı talep ediyor. Bu, sadece bir mahalle meselesi değil, tüm şehir için önemli bir sınav.
Urfa Taraf