Türk Tabipleri Birliği’ne (TTB) bağlı tabip odaları, sağlık sektöründeki özelleştirme politikalarına ve çeteleşme iddialarına yönelik kapsamlı bir basın açıklaması yayımladı. Adıyaman, Ağrı, Kars, Ardahan, Iğdır, Batman, Bitlis, Diyarbakır, Mardin, Muş, Siirt, Şanlıurfa, Şırnak, Van ve Hakkari tabip odalarının ortak yayımladığı açıklamada, özellikle bölgedeki sağlık sisteminin ticarileşmesi, yolsuzluk, liyakatsizlik ve sağlık hakkına erişimdeki eşitsizlikler eleştirildi.
“KAPİTALİST SAĞLIK POLİTİKALARININ YENİ AŞAMASI”
Tabip odaları, açıklamalarında, 12 Eylül darbesiyle birlikte dayatılan sağlıkta özelleştirme politikalarının yeni bir boyut kazandığını ifade etti. “Sağlıkta ticarileşme” ve “sağlıkta çeteleşme” kavramlarının, sağlık sisteminde kâr hırsının ve kuralsız kazanç elde etme çabalarının yoğunlaşmasına neden olduğu belirtildi. Açıklamada, kamuoyunun sansür ve baskılar nedeniyle yeterince bilgilendirilmediği vurgulandı.
HİZMETE ERİŞİMDE DERİNLEŞEN EŞİTSİZLİKLER
Kamusal sağlık hizmetlerine erişimde yaşanan zorluklar, uzun randevu süreleri, ertelenen tedaviler ve performans odaklı sağlık politikaları, açıklamanın merkezinde yer aldı. Özel sağlık sektörünün kamu kaynaklarıyla büyüdüğüne dikkat çekilerek, vatandaşların SGK ödemelerine ek olarak ceplerinden yüksek miktarlarda ödeme yapmak zorunda kaldıkları ifade edildi. “Kamuda sağlık hizmeti alamayan yurttaşlar, özel sektöre yönelmek zorunda kalıyor ve bu durum eşitsizlikleri daha da derinleştiriyor” denildi.
“SAĞLIKTA ÇETELEŞME VE YOLSUZLUK YAYGINLAŞIYOR”
Sağlık alanındaki çeteleşmenin yalnızca ticarileşmeden kaynaklanmadığına dikkat çekilen açıklamada, otoriter ve antidemokratik yönetim anlayışlarının çeteleşmeyi beslediği ifade edildi. Liyakatsiz yöneticilerin göreve getirilmesiyle, sağlık alanında kamu otoritesine duyulan güvenin yok olduğu kaydedildi.
BÖLGEDE ÜÇÜNCÜ KAYYUM DALGASI
Açıklamada, özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki kayyum uygulamalarına vurgu yapıldı. Kayyumların halk iradesine darbe olduğu belirtilerek, “Pandemi döneminde halk sağlığı üzerindeki tehditlerin artmasına neden oldular” ifadeleri kullanıldı. Kayyumlar nedeniyle sağlık çalışanlarının göç ettiği ve anadilde sağlık hizmetine erişimin kısıtlandığı belirtildi.
HALK SAĞLIĞI MÜCADELESİ SÜRECEK
Aralarında Şanlıurfa’nın da aralarında bulunduğu Türk Tabipleri Birliği ve bağlı odalar, açıklamalarını şu ifadelerle sonlandırdı: “Eşit, parasız, anadilinde ve nitelikli sağlık hizmeti için mücadeleye devam edeceğiz. Savaşa karşı barışı, halk sağlığı mücadelesinin bir parçası olarak savunacağız. Çocukların aç kalmadığı, bebeklerin yoksulluktan ölmediği bir sağlık sistemini inşa etme kararlılığındayız.”
